O bir Kanadalı kız eşliğinde geldi. - He came accompanied by a Canadian girl.
O bir Kanadalı kız eşliğinde geldi.
He came accompanied by a Canadian girl.
Tom etkinlikte Mary'ye eşlik etti. - Tom accompanied Mary to the event.
Tom etkinlikte Mary'ye eşlik etti.
Tom accompanied Mary to the event.
John konsere kadar Mary'ye eşlik etti. - John accompanied Mary to the concert.
John konsere kadar Mary'ye eşlik etti.
John accompanied Mary to the concert.