Tom ve Mary John'u öldürme girişiminde bulundular.
- Tom and Mary attempted to murder John.
Bir romanın varlığının tek nedeni hayatı temsil etmek için girişimde bulunmasıdır.
- The only reason for the existence of a novel is that it does attempt to represent life.
Ona teşebbüs edemeyecek kadar çok korkaktır.
- He is too much of a coward to attempt it.
O, kendini öldürmeye teşebbüs etti.
- She attempted to kill herself.
Diğer insanların eşyalarını çalmaya kalkışma!
- Don't attempt to steal other people's belongings!
Bunu tek başına yapmaya kalkışma.
- Don't attempt to do this by yourself.
Tüm çabalarımız boşunaydı.
- All our attempts were in vain.
Sorunu düzeltmeye çabalıyoruz.
- We're attempting to correct the problem.
Adamın sigarayı bırakmak için yaptığı üçüncü deneme başarısızlıkla son buldu.
- The man's third attempt to stop smoking ended in failure.
İlk denememde başarılı oldum.
- I succeeded in my first attempt.
Dan soyguna girişmek istedi.
- Dan wanted to attempt the robbery.
Onunla iletişim kurmaya çalışıyorlar.
- They're attempting to contact her.
Nehri yüzerek geçmeye çalıştı.
- He attempted to swim across the river.
The revolutionaries made several attempts on the monarch's life.
... >>Mike Cleron: I think the lesson here is not to attempt to improve on nature. ...
... And the Mundaneum was an attempt to index all the ...