at a prescribed point in time

listen to the pronunciation of at a prescribed point in time
Английский Язык - Турецкий язык

Определение at a prescribed point in time в Английский Язык Турецкий язык словарь

upon
{e} üzerine

Ebeveynler çocuklarını dürüstlük ve sıkı çalışmanın önemi üzerine etkilemeye çalışıyorlar. - Parents try to impress upon their children the importance of honesty and hard work.

Yağmur ormanın üzerine sessizce düştü. - The rain fell soundlessly upon the jungle.

upon
tier upon tier tabaka tabaka
upon
sıra sıra
upon
{e} bak. on
upon
upon my word vallahi
upon
Hay Allah
upon
upon üzerinde
upon
üzerinde

Bir boşanma duyduğumuzda biz bunun o iki kişinin temel ilkeler üzerinde anlaşmaya varma yetersizliğinden kaynaklandığını varsayıyoruz. - When we hear of a divorce we assume that it was caused by the inability of those two people to agree upon fundamentals.

Odaya girmesiyle beraber, masanın üzerinde bir mum yandığını fark etmesi bir oldu. Mumun daha önce orada olmadığını hatırlıyordu. - Upon entering the room, he noticed that a candle burned on the desk. He remembered that the candle had not been there before.

at a point
bir noktada
upon
alimallah
upon
hususunda

Beyaz Rusya Devlet Başkanı Alexander Lukashenko Alexei Dudarev'i doğum günü hususunda tebrik etti. - Belarusian President Alexander Lukashenko congratulated Alexei Dudarev upon his birthday.

upon
şartıyle
Английский Язык - Английский Язык
upon
at a prescribed point in time

    Расстановка переносов

    at a pre·scribed point in time

    Турецкое произношение

    ät ı priskraybd poynt în taym

    Произношение

    /ˈat ə prēˈskrībd ˈpoint ən ˈtīm/ /ˈæt ə priːˈskraɪbd ˈpɔɪnt ɪn ˈtaɪm/
Избранное