assume beforehand, conjecture in advance, presume beforehand

Английский Язык - Турецкий язык

Определение assume beforehand, conjecture in advance, presume beforehand в Английский Язык Турецкий язык словарь

Связанные Термины

presuppose

{f} önceden varsaymak

presuppose

var oluşuna dayanmak

presuppose

var olduğunu farzetmek

presuppose

varsay

presuppose

koşul olarak gerektirmek

presuppose

gerektir/varsay

presuppose

önceden farzetmek

presuppose

(bir şey) mantıken (başka bir şeyi) gerektirmek, -in var oluşuna dayanmak: Prayer presupposes God. Dua için Allahın varlığı gerek. This

presuppose

{f} 1. (bir şey) mantıken (başka bir şeyi) gerektirmek, -in var oluşuna dayanmak: Prayer presupposes God. Dua için Allahın varlığı gerek. This

presuppose

{f} baştan farzetmek

Английский Язык - Английский Язык

Определение assume beforehand, conjecture in advance, presume beforehand в Английский Язык Английский Язык словарь

{f} presuppose

Расстановка переносов

as·sume beforehand, con·jec·ture in advance, pre·sume be·fore·hand