Çeşitli yönleri incelemeliyiz.
- We must examine the various aspects.
Şehir hayatının elverişli yönlerini vurguladı.
- He stressed the convenient aspects of city life.
Diğer bakış açıları var.
- There are other aspects.
Bu probleme farklı bir açıdan yaklaşalım.
- Let's approach this problem from a different aspect.
Araç durumu Rus dilinin en zarif yönlerinden biridir.
- The instrumental case is one of the most graceful aspects of the Russian language.
Diğer bakış açıları var.
- There are other aspects.
Oyunun her yönünü seviyorum.
- I love every aspect of the game.
Biz sorunun her yönünü göz önünde bulundurmalıyız.
- We must consider every aspect of the problem.
Diğer bakış açıları var.
- There are other aspects.
It is Stephen Gardiner, black and scowling, his aspect in no way improved by his trip to Rome.