Tom nadiren tartışmaları kazanır.
- Tom seldom wins arguments.
Tom genellikle tartışmaları kazanır.
- Tom usually wins arguments.
Sadece felsefede dairesel bir argüman kullanabilirsin ve bunun için övülürsün.
- Only in philosophy can you use a circular argument and get praised for it.
Onun argümanı mantıklı idi.
- His argument was logical.
Bu bilgi savunma için önemsizdir.
- This data is immaterial to the argument.
Avukat savunmada niçin kaybetti?
- Why did the lawyer lose in the argument?
Ben, bu tartışmada onların yanında yer aldım.
- I took sides with them in the argument.
Tartışma geçersizdir.
- The argument is full of holes.
Savaş için bir kanıt sundu.
- He presented an argument for the war.
Onun iddiası gerçeklere dayalı değildi.
- Her argument was not based on facts.
Bu fikir benim iddiamın temelidir.
- This idea is the basis of my argument.
Bir anlaşmazlığımız olduğunda, neden her zaman bu kadar şahsi algılıyorsun?
- Why do you always have to get so personal when we have an argument?
Tartışma kavga ile sona erdi.
- The argument ended in a fight.
Sana katılıyorum, o yüzden bu kadar kavgacı olmaya gerek yok.
- I agree with you, so there's no need to be so argumentative.
Objektif olarak bakınca, onun görüşleri rasyonalizmden epey uzak.
- From an objective viewpoint, his argument was far from rational.
Görüşün gerçeğe dayalı değil.
- Your argument is not based in fact.
Konuşmacının tartışması konuyla alâkasızdı.
- The speaker's argument was off the point.
O tartışmayı yaptığımızdan beri Tom benimle konuşmadı.
- Tom hasn't talked to me since we had that argument.
Avukat savunmada niçin kaybetti?
- Why did the lawyer lose in the argument?
Bu bilgi savunma için önemsizdir.
- This data is immaterial to the argument.
... really behind the arguments. INTRODUCTION TO PROBLEMS IN DEMOGRAPHY I want to tell ...
... with what you think are the most cogent arguments? ...