I play golf every so often.
- Arada bir golf oynarım.
He gets tough at times.
- O arada bir saldırganlaşır.
Every now and then, we eat out.
- Arada bir dışarıda yeriz.
He comes to visit us every now and then.
- Arada bir bizi ziyaret etmeye gelir.
Once in a while I play golf.
- Arada bir golf oynarım.
Once in a while, he leaves his umbrella in the train.
- Arada bir şemsiyesini trende bırakır.
I seldom do that anymore.
- Ben artık onu arada bir yapıyorum.
Laziness and success do not go together.
- Tembellik ve başarı bir arada gitmez.
We need to stay together.
- Bir arada kalmamız gerek.