They explored the desert in quest of buried treasure.
- Onlar gömülü hazine arayışında çölü araştırdı.
He went on a quest to find the point where the sky touches the Earth.
- O, gökyüzünün dünyaya dokunduğu noktayı bulmak için uzun ve zorlu bir araştırmaya devam etti.
The capable detective was assigned to investigate the cause of the tragedy.
- Yetenekli dedektif trajedinin nedenini araştırmak üzere atanmıştır.
They are going to investigate the affair.
- Onlar olayı araştıracak.
We have little money available for the research.
- Araştırma için mevcut az paramız var.
The research institute was established in the late 1960s.
- Araştırma enstitüsü, 1960'ların sonlarında kurulmuştur.
He says he will inquire into the matter.
- Konuyu araştıracağını söylüyor.
I will look into the matter.
- Konuyu araştıracağız.
Tom began to look into the problem as soon as Mary brought it to his attention.
- Tom, Mary onun dikkatini çeker çekmez sorunu araştırmaya başladı.
The geologists explored for oil on our farm.
- Jeologlar çiftliğimizde petrol için araştırma yaptılar.
The hunter explored the appearance of the sky.
- Avcı gökyüzünün görünümünü araştırdı.