anything that encircles the neck

listen to the pronunciation of anything that encircles the neck
Английский Язык - Турецкий язык

Определение anything that encircles the neck в Английский Язык Турецкий язык словарь

collar
yaka

Senin yakanda leke var. - Your collar has a stain on it.

O, beni yakamdan yakaladı. - He grabbed me by the collar.

collar
{i} sıkma bileziği
collar
collar beam çatının kuşaklık kirişi
collar
manşon
collar
çember
collar
kelepçe
collar
yakalamak
collar
yürütmek
collar
tasma

Tom köpeğine bir pire tasması taktı. - Tom put a flea collar on his dog.

Tasma koptu ve köpek kaçtı. - The collar broke off and the dog ran away.

collar
araklamak
collar
(Mühendislik) bir parçanın etrafını saran blok bilezik, yaka, halka
collar
hamut
collar
{f} yakalamak, yakasına yapışmak
collar
{f} yaka takmak, tasma takmak
collar
{f} yaka takmak
collar
(İnşaat) yaka, rakor
collar
kökle sapın birleştiği nokta
collar
(fiil) yakalamak, yakasına yapışmak, yaka takmak, yürütmek; durdurmak
Английский Язык - Английский Язык
collar
anything that encircles the neck

    Расстановка переносов

    a·ny·thing that encircles the neck

    Произношение

Избранное