Tom ve Mary cennette yapılan bir eşti.
- Tom and Mary were a match made in heaven.
Cennete nasıl gidebilirim?
- How can I get to heaven?
Babam her zaman kendilerine yardım edenlere Allah yardım eder dedi.
- My father always said that heaven helps those who help themselves.
Allah elimizden gelen her şeyi yaptığımızı biliyor.
- Heaven knows we've done everything we can.
Tanrı'ya şükür bugün özgürüm.
- Thank heavens, I'm free today.
Beni yaratan, cennetin babası Tanrı'yı seviyorum.
- I love God, Heaven's father, who created me.
Harika değişik iklimleri sayesinde, Amerika Birleşik Devletleri, hemen hemen her türlü spor için bir cennettir.
- The United States is a paradise for almost every kind of sports, thanks to its wonderfully varied climate.
Ada çocuklar için bir cennet.
- The island is a paradise for children.
O, haberi duyduktan sonra mutluluktan havalara uçtu.
- After he heard the news, Tom was in seventh heaven.
Uzayda sayısız gök cisimleri var.
- There are countless heavenly bodies in space.
Birçok yıldız gökyüzünde parlıyor.
- Many stars shine in the heavens.
Gökyüzünde binlerce yıldız parlıyor.
- Thousands of stars shone in the heavens.
Birçok yıldız gökyüzünde parlıyor.
- Many stars shine in the heavens.