angeberei

listen to the pronunciation of angeberei
Немецкий Язык - Турецкий язык
[die] muhbirlik; gösteriş, fiyaka, caka, çalım
fiyaka
atmasyon
caka
Английский Язык - Турецкий язык

Определение angeberei в Английский Язык Турецкий язык словарь

bragging
{i} palavra

Ben palavra dinlemekten bıktım. - I'm tired of listening to your bragging.

boasting
{i} övüngen
boasting
{f} öğün
bragging
{f} öğün
boasting
{i} palavra

Fransız palavralarına katlanmak zordur. - It's hard to endure the boastings of the French.

boasting
{i} övünme
bragging
{i} övünme

Tom Mary'nin yarışı kazanması hakkındaki övünmelerinden bıkıyordu. - Tom was getting tired of hearing Mary bragging about winning the race.

Tom yeni arabası hakkında övünmeye başladı. - Tom started bragging about his new car.

bragging
{i} atma
cockalorum
küçük horoz
cockalorum
büyüklük taslamaya özenen kimse
rodomontade
övünmek
rodomontade
övün
rodomontade
{s} övünen
rodomontade
övüngen söz
rodomontade
(sıfat) övünen
rodomontade
(isim) övünme
rodomontade
boş yere övünme
rodomontade
büyük söz
Немецкий Язык - Английский Язык
swagger
swank
boasting
bragging
cockalorum
showing-off
swaggering
posing (about)
rodomontade
Angeberei (durch Erwähnung bekannter Namen)
name-dropping
Das ist alles nur Angeberei.
That is nothing but hot air