Başlangıçta Tanrı göğü ve yeri yarattı.
- In the beginning God created the heaven and the earth.
Bütün başlangıçlar zordur.
- All beginnings are difficult.
Soğuk kanlılığımı kaybetmeye başlıyordum.
- I was beginning to lose my cool.
Başlangıç işin en önemli kısmıdır.
- The beginning is the most important part of the work.
Önümüzdeki hafta başlayarak yeni bir ders kitabı kullanacağız.
- Beginning next week, we'll be using a new textbook.
Hikaye gizemli bir macera etrafında gelişiyor.
- The story revolves around a mysterious adventure.
Euronun gelişi yeni binyılın işaretidir.
- The advent of the euro is the beacon for the new millennium.
Başlangıçta Tanrı göğü ve yeri yarattı.
- In the beginning God created the heaven and the earth.
Başlangıç işin en önemli kısmıdır.
- The beginning is the most important part of the work.
1. The advent of revolution.
2. The advent of technology.
She didn't like horsemeat, initially.
- Anfänglich mochte sie kein Pferdefleisch.
Initially we had some problems with our computer system, but they've been sorted out now.
- Am Anfang hatte unser Computersystem einige Schwierigkeiten, aber jetzt sind diese beseitigt.