We had to call the locksmith.
- Anahtarcıyı aramak zorundaydık.
It goes without saying that honesty is the key to success.
- Başarının anahtarı olan dürüstlük söylenilmediği taktirde sürer
I have left my car keys behind.
- Araba anahtarlarımı unuttum.
I felt for the light switch in the dark.
- Ben karanlıkta lamba anahtarını hissettim.
She groped for the light switch in the dark.
- Karanlıkta el yordamıyla ışık anahtarını aradı.
A wrench is a commonly used tool.
- Bir İngiliz anahtarı, yaygın olarak kullanılan bir araçtır.
Could you pass me that wrench?
- O İngiliz anahtarını bana uzatabilir misin?