an individual person

listen to the pronunciation of an individual person
Английский Язык - Турецкий язык

Определение an individual person в Английский Язык Турецкий язык словарь

head
{i} baş

O, baş ağrısından acı çekiyor. - He is suffering from a headache.

Lee Leffingwell, Austin Şehir Konseyi'nin başkanıdır. - Lee Leffingwell is the head of the Austin City Council.

head
{i} konu başlığı
head
menba
head
başlık

Başlıkların okuyucunun ilgisini çekmesi gerekiyor. - Headlines are supposed to grab the reader's interest.

Haber başlıklarını gördün mü? - Have you seen the headlines?

head
başkanlığını yapmak
head
buhar basıncı
head
{f} başı çek
head
genel başkan
head
{f} (bir şeyin) başkanlığını yapmak/başkanı olmak: Who heads this outfit? Buranın başkanı kim?
head
{f} olgunlaşmak
head
{f} -in
head
{i} pınar başı
head
{s} baştaki
head
bir

Bir elin nesi var, iki elin sesi var. - Two heads are better than one.

Bir fincan kahve kafamı aydınlattı. - A cup of coffee cleared my head.

head
{s} baş ile ilgili
head
{f} başında olmak
head
{i} şef, baş, başkan: the head of the math department matematik bölümü başkanı
head
{f} başı çekmek
head
{i} köpük
head
kafa,v.başı çek: n.baş
Английский Язык - Английский Язык
head

Admission is three dollars a head.

an individual person

    Расстановка переносов

    an in·di·vi·du·al per·son

    Турецкое произношение

    ın îndıvîcıwıl pırsın

    Произношение

    /ən ˌəndəˈvəʤəwəl ˈpərsən/ /ən ˌɪndəˈvɪʤəwəl ˈpɜrsən/
Избранное