Halat baskı altında kırıldı.
- The rope broke under the strain.
Benim sandığımda bir halatım var.
- I've got a rope in my trunk.
Tom ipi güvenli bir biçimde bağladı.
- Tom knotted the rope securely.
Bu ip parçası ile Tom'u bağla.
- Tie Tom up with this piece of rope.
Sana kementleri göstereceğim.
- I'll show you the ropes.
The swinging bridge is constructed of 40 logs and 30 ropes.