Annem mutfakta bir önlük giyiyor.
 - Mother is in the kitchen wearing an apron.
Mary beline bir önlük bağladı ve daha sonra hindiyi fırından çıkardı.
 - Mary tied an apron around her waist and then took the turkey out of the oven.
Roger Miller Amerikan Birleşik Devletleri Ordusu'na on yedi yaşında katıldı. Atlanta, Georgia'ya yakın bir üsse gönderildi.
 - Roger Miller entered the United States Army at the age of seventeen. He was sent to an army base near Atlanta, Georgia.
Soğuk Savaş döneminde Küba ve Vietnam'da Sovyet deniz ve hava deniz üsleri vardı.
 - In the Cold War era, Soviet naval and air bases existed in Cuba and Vietnam.
Biz bazen eylemlerine dayalı olarak diğerlerini yargılarız.
 - We sometimes judge others based on their actions.
Onlar bazen beyzbol oynarlar.
 - They sometimes play baseball.
Felsefe taşı baz metalleri altına dönüştürebilen efsanevi bir maddeydi.
 - The philosopher's stone was a legendary substance capable of turning base metals into gold.
Simyagerler adi metalleri altına ve gümüşe dönüştürmeye çalıştılar.
 - Alchemists tried to transmute base metals into gold and silver.
Komedyenler şakalarını şiddetli ölüm ya da ciddi kazalar gibi trajik durumlara dayandırırlar.
 - Comedians base their jokes on tragic situations like violent death or serious accidents.
Onun sonucu bu gerçeklere dayanmaktadır.
 - His conclusion is based on these facts.
Geometri noktalar, çizgiler ve düzlemlere dayalıdır.
 - Geometry is based on points, lines and planes.
Şirketimizin merkezi Tokyo'dadır.
 - Our company's base is in Tokyo.
Corsairfly, Paris merkezli bir havayoludur.
 - Corsairfly is an airline based in Paris.
The portion of a stage extending towards the audience beyond the proscenium arch in a theatre.