an act of rocking

listen to the pronunciation of an act of rocking
Английский Язык - Турецкий язык

Определение an act of rocking в Английский Язык Турецкий язык словарь

rock
ileri geri hareket ettirmek
rock
{i} kaya parçası

Bir asteroid bir kaya parçasıdır. - An asteroid is a bit of rock.

rock
(Coğrafya) yerey
rock
sarsmak

Tekneyi sarsmak istemiyorum. - I don't want to rock the boat.

rock
sallamak

Tekneyi sallamak istemiyorum. - I don't plan on rocking the boat.

rock
kaya

Gemi, kayalara çarpmış. - The ship was wrecked on the rocks.

Tom kayaya tırmanma girişiminde bulunuyor. - Tom is attempting to climb the rock.

rock
rak
rock
bir tür şekerleme
rock
salla(mak)
rock
(İnşaat) kaya, taş
rock
cebelitarık dağı
rock
i sallama
rock
{i} argo büyük mücevher, elmas
rock
sallanma
rock
{i} para

Tom ve Mary birlikte Pulpit Rock'tan paraşütle atladılar. Kısa ama büyülü bir deneyimdi. - Tom and Mary have jumped together from Pulpit Rock with a parachute. It was a short but magical experience.

rock
{f} rock yapmak (dans)
rock
uyutmak
rock
{f} şok olmak
rock
{f} zorlaştırmak
Английский Язык - Английский Язык
rock
an act of rocking

    Турецкое произношение

    ın äkt ıv räkîng

    Произношение

    /ən ˈakt əv ˈräkəɴɢ/ /ən ˈækt əv ˈrɑːkɪŋ/
Избранное