1990'lar çeşitli olayları gördü.
- The 1990's saw various incidents.
O, olayı ayrıntılı olarak açıkladı.
- He described the incident in detail.
İki olay birbirine bağlı.
- The two incidents are connected with each other.
Kaza onun şöhretinde bir leke bıraktı.
- The incident left a spot on his reputation.
Başka kaza risklerini en aza indirgemek istiyorum.
- I want to minimize the chances of another incident.