My uncle brought a new TV set for us.
- Amcam bize yeni bir TV seti getirdi.
My uncle has a store along the street.
- Amcamın cadde boyunca bir mağazası var.
The uncles, aunts, grandads and grandmas are there as well.
- Amcalar, teyzeler, büyükbabalar ve büyükanneler de orada.
Tom and John aren't really my uncles.
- Tom ve John gerçekten benim amcalarım değiller.