Bir hafta önce lisansımın süresini uzattım.
- I had my licence renewed a week ago.
Polis olay yerinde Tom'un lisansını askıya aldı.
- The police suspended Tom's licence on the spot.
Ben geçici bir ruhsat aldım.
- I've got a provisional licence.
Tom'un ehliyetine el konuldu.
- Tom has had his licence suspended.
O ehliyetsiz araç kullanıyor.
- He drives without licence.