Tom came in carrying a six pack of beer.
- Tom altılık bira paketi taşıyarak içeri girdi.
When Tom opened the door, he saw Mary standing there with a six-pack and a pizza.
- Tom kapıyı açtığında, o, Mary'nin orada altılı bir paket ve bir pizza ile orada durduğunu gördü.
They sat under a tree.
- Bir ağacın altına oturdular.
He hid his toys under the bed.
- Oyuncaklarını yatağın altına sakladı.
Ask a six-year-old, not a sixty-year-old.
- Altı yaşındaki birine sorun, altmış yaşındaki birine değil.
Ten, eleven, twelve, thirteen, fourteen, fifteen, sixteen, seventeen, eighteen, nineteen, twenty.
- On, on bir, on iki, on üç, on dört, on beş, on altı, on yedi, on sekiz, on dokuz, yirmi.
A hexagon has six sides.
- Bir altıgenin altı yanı var.
Benzene molecules are hexagonal in shape.
- Benzen molekülleri altıgen şeklindedirler.