O bir yol değil fakat bir patika.
- It's not a road, but a path.
O, yoldaki karı temizledi.
- He cleared the path of snow.
Dar bir patika boyunca yürüdük.
- We walked along a narrow path.
Düşmüş bir ağaç patikayı kapadı.
- A fallen tree blocked the path.
Düşmüş bir ağaç patikayı kapadı.
- A fallen tree blocked the path.
Dar bir patika boyunca yürüdük.
- We walked along a narrow path.