Vasya amca hediye olarak bana bir tablo verdi.
- Uncle Vasya gave me a painting as a gift.
Benim için büyük zevk, Mary bana Boston'dan bir hediye olarak bir müzik kutusu getirdi.
- Much to my delight, Mary brought me a music box from Boston as a gift.
Would you mind wrapping it up as a gift?
- Könnten Sie es bitte als Geschenk einpacken?
Do you want me to wrap it up as a gift?
- Möchtest du, dass ich sie als Geschenk verpacke?