Everybody gets what they deserve.
- Herkes hak ettiğini alır.
Tom gets to do anything he wants to do.
- Tom yapmak istediği şeyi yapmak için alır.
She takes pleasure in seeing horror films.
- O, korku filmlerii izlemekten zevk alır.
She takes piano lessons once a week.
- Haftada bir kez piyano dersleri alır.
Allı dağlar yücedir.