Wisdom and goodness to the vile seem vile.
- Alçak için bilgelik ve iyilik iğrenç görünüyor.
A man who smacks his wife around is contemptible.
- Karısına tokat atan adam alçaktır.
The books are on a low shelf.
- Kitaplar alçak bir rafta.
The man spoke in a low voice.
- Adam alçak sesle konuştu.
I'm the humblest person on this planet.
- Ben bu gezegendeki en alçakgönüllü insanım.
The axe does not go to a humble neck.
- Balta alçakgönüllü bir boyuna gitmez.
Come back here, you scoundrel!
- Geri gel buraya, seni alçak!
Scoundrel! I cried, what are you doing?
- Alçak! Ne yapıyorsun, diye bağırdım.
People are so low down these days!
- Günümüzde insanlar çok alçaklaştı!