I don't know anything about her family.
- Onun ailesi ile ilgili hiçbir şey bilmiyorum.
Practically every family has a TV.
- Neredeyse her ailede televizyon var.
What's your favorite oldies song?
- Favori aile şarkın nedir?
Everyone has domestic troubles from time to time.
- Herkesin zaman zaman ailevi sorunları olur.
Tom was an expert in domestic abuse.
- Tom aile içi istismar konusunda uzmandı.
My parents taught me to be a kind person.
- Ailem bana nazik bir insan olmayı öğretti.
When Tom was in kindergarten, he drew a picture of his family.
- Tom anaokulundayken, ailesinin bir resmini çizdi.
Sami had a good relationship with his family.
- Sami'nin, ailesiyle iyi bir ilişkisi vardı.
Tom and Mary kept their relationship hidden from their parents.
- Tom ve Mary ilişkilerini ailelerinden gizli tuttular.
Tom's expensive tastes put a strain on the family's finances.
- Tom'un pahalı zevkleri ailenin mali durumuna bir yük oluyordu.
How is your family name written?
- Aile adın nasıl yazılır?
How do you spell your family name?
- Aile adınızı nasıl hecelersiniz?
Dr. Jackson is our family doctor.
- Dr. Jackson aile doktorumuzdur.
My father sent for the family doctor.
- Babam aile doktorunu çağırttı.
The government lowered taxes for lower-income families.
- Hükümet düşük gelirli aileler için vergileri düşürdü.
Monopoly is a popular game for families to play.
- Monopoly ailelerin oynaması için popüler bir oyun.
The nuclear family is a young prejudice; in fact, families have only been built around the few immediate members in the last 50 or 60 years of relative wealth.
- Çekirdek aile genç bir önyargıdır; aslında, aileler sadece göreli zenginliğin son 50 ya da 60 yılı içinde birkaç yakın üyenin etrafında inşa edilmiştir.