He thought how foolish he had been.
- O ne kadar ahmak olduğunu düşündü.
Tom has done something foolish.
- Tom ahmakça bir şey yapmış.
He thought how foolish he had been.
- O ne kadar ahmak olduğunu düşündü.
Tom has done something foolish.
- Tom ahmakça bir şey yapmış.
I'm not stupid enough to believe you.
- Sana inanacak kadar ahmak değilim.
Teenagers do a lot of stupid things.
- Ergenler birçok ahmakça şeyler yaparlar.
What she is trying to say is that you're a jackass.
- Onun söylemeye çalıştığı şey senin bir ahmak olduğundur.
You're an irresponsible idiot.
- Sen sorumsuz bir ahmaksın.
It's the most idiotic thing I've seen in my life.
- Bu, hayatımda gördüğüm en ahmakça şey.
She often asks silly questions.
- O sık sık ahmakça sorular sorar.
It's the most idiotic thing I've seen in my life.
- Bu, hayatımda gördüğüm en ahmakça şey.
The little bumpkin bought a big pumpkin.
- Küçük ahmak büyük bir kabak aldı.
Don't act like a jerk.
- Bir ahmak gibi davranma.
Your ex-boyfriend is a jerk.
- Senin eski erkek arkadaşın bir ahmaktır.