Bu örümcek inanılmaz derecede agresif.
- This spider is incredibly aggressive.
Bugün niye agresifsin?
- Why are you aggressive today?
Bana karşı saldırgan bir tavır takındı.
- He assumed an aggressive attitude toward me.
Tom son derece saldırgan.
- Tom is extremely aggressive.
Daha atılgan olmaya çalıştım.
- I tried to be more aggressive.
Daha girişken olman gerekiyor.
- You need to be more aggressive.
Girişken olmaya çalıştım.
- I tried to be aggressive.
an aggressive policy, war, person, nation.