O, iş dünyasında başarılı olmak için yeterince agresif değil.
- He is not aggressive enough to succeed in business.
Bugün niye agresifsin?
- Why are you aggressive today?
Tom bazen çok saldırgandır ve tartışmaları başlatmayı sever.
- Tom sometimes is very aggressive and likes to start arguments.
Babasının saldırganlıklarından hiçbirine sahip değil.
- He has none of his father's aggressiveness.
Daha atılgan olmaya çalıştım.
- I tried to be more aggressive.
Girişken olmaya çalıştım.
- I tried to be aggressive.
Biz sadece girişken olmak zorundayız.
- We just have to be aggressive.
an aggressive policy, war, person, nation.