adj aforementioned

listen to the pronunciation of adj aforementioned
Английский Язык - Турецкий язык

Определение adj aforementioned в Английский Язык Турецкий язык словарь

said
{f} söyle

Söylediği şeyin hiçbir önemi yok. - It doesn't matter what he said.

Bogdan, yarın orada olacağını söylemişti. - Bogdan said he would be there tomorrow.

said
f., bak. say
said
say de
said
söylenmek

Japonların tanıdıkları kişilere karşı nazik oldukları fakat tanımadıklarına karşı oldukça soğuk oldukları söylenmektedir. - It is said that Japanese people are kind to people they know, but rather cold to those they don't.

Babasının bir trafik kazasında öldüğü söylenmektedir. - It is said that her father was killed in a traffic accident.

said
adı geçen
said
sözü edilen
said
sözkonusu
said
{s} denilen
said
söylenen

Kız kendine söyleneni görmezden gelerek annesiyle alışverişe gideceğini söyledi. - The girl said she was going shopping with her mother, ignoring what she was told.

Toplantıda söylenen her şeyi anladın mı? - Did you understand everything that was said at the meeting?

said
{s} bahsedilen
Английский Язык - Английский Язык
said
adj aforementioned
Избранное