Tom'u aramak için dışarıda olacağını düşündüm.
- I thought you'd be out searching for Tom.
Tom bütün akşamı ünlü kişlerin fotoğrafları için Web'i araştırmakla geçirdi.
- Tom spent the whole evening searching the Web for photos of famous people.
Polis, neredeyse bir aydır çalınan eşyaları arıyor.
- The police have been searching for the stolen goods for almost a month.
Erkek kardeşimi arıyorum.
- I am searching for my brother.