A travel agent arranged everything for our trip.
- Bir seyahat acentesi, gezimiz için her şeyi düzenledi.
Tom was a real estate agent.
- Tom emlak acentesiydi.
Where is the closest travel agency?
- En yakın seyahat acentası nerede?
Where's the nearest travel agency?
- En yakın seyahat acentası nerededir?
The travel agent suggested that we take some traveler's checks with us.
- Seyahat acentası yanımıza bazı seyahat çekleri almamızı önerdi.
Tom is Mary's real estate agent.
- Tom Mary'nin gerçek emlak acentasıdır.