absackend

listen to the pronunciation of absackend
Английский Язык - Турецкий язык

Определение absackend в Английский Язык Турецкий язык словарь

sinking
{i} batma

RMS Lusitania'nın batması uluslararası bir protestoya neden oldu. - The sinking of the RMS Lusitania caused an international outcry.

Antina'nın midesinde bir batma hissi vardı. - Antina had a sinking feeling in her stomach.

sinking
{i} batırma
sinking
batış

Ufukta güneşin batışını izledik. - We watched the sun sinking below the horizon.

Costa Concordia lüks yolcu gemisinin batışını duydun mu? - Have you heard about the sinking of the Costa Concordia luxury cruise ship?

sinking
çöküntü
sinking
{f} bat

Güneş Batıdan batıyor. - The sun is sinking in the west.

Fareler batan gemiyi terkederler. - Rats leave a sinking ship.

sinking
çökme
sinking
yavaş yavaş ödeme
sinking
batarak
sinking
(isim) düşüş, batış, batırma, dermansızlık, halsizlik, açlıktan dermansızlık, işlevini yitirme, yavaş yavaş ödeme (borç), amorti etme, batma
sinking
{s} azalan
sinking
{i} amorti etme
sinking
{s} amorti eden
sinking
{i} düşüş
sinking
{i} dermansızlık
sinking
{i} açlıktan dermansızlık
sinking
{i} yavaş yavaş ödeme (borç)
sinking
(sıfat) yavaş yavaş kaybolan, zamanla azalan, azalan, amorti eden
sinking
{i} halsizlik
Немецкий Язык - Английский Язык
droping rapidly
plunging
nose-diving
falling steeply
sinking
tumbling
decreasing rapidly
falling sharply
plummeting