Likör dükkânından bir şişe bira satın aldım.
- I bought a bottle of beer at the liquor store.
Wang Lao Ji bir bira değildir. O bir çaydır.
- Wang Lao Ji isn't beer. It's tea.
Biz çeşitli ürünler yetiştirdik.
- We grow a variety of crops.
O, çeşitli ekinler büyüttü.
- He grew a variety of crops.