O, çeşitli ekinler büyüttü.
- He grew a variety of crops.
Çeşitli farklı yollardan onun evine gidebilirsin.
- You can get to her house in a variety of different ways.
Gabriel sıcak çorba ve biraz şerinin dışında bir şey almadı.
- Gabriel took nothing but the hot soup and a little sherry.