Tom'un köpeği vakumlu süpürgeyle temizlenmekten hoşlanıyor.
- Tom's dog enjoys being vacuumed.
Hiçbir şey vakum içindeki ışık hızından daha hızlı seyahat edemez.
- Nothing can travel faster than the speed of light in a vacuum.
Zemindeki tozu bir elektrik süpürgesi ile emdi.
- I sucked up the dust on the floor with a vacuum cleaner.
Ben ücretli izindeyim.
- I'm on a paid vacation.
Fransa'da işçiler her yıl dört haftalık ücretli izin alırlar.
- Workers in France receive four weeks of paid vacation each year.
Bu yaz tatili çok çabuk bitti.
- The summer vacation has come to an end too soon.
Yaz tatiline hazırlık için ne kadar para biriktirildi?
- How much money was saved in preparation for the summer vacation?
Ürün onu taze tutmak için vakumla kapatılır.
- The product is vacuum-sealed to keep it fresh.
Ev hanımı, halıyı elektrik süpürgesiyle temizledi.
- The homemaker vacuumed the carpet.
Temizlikçi kadın her salı sabahı elektrik süpürgesiyle temizlik yapar.
- Every Tuesday morning the housekeeper vacuums.
Bir Florida şehri sokaklardaki tuzlu suyu emmek için vakum hortumları ile donatılmış tanker kamyonları göndererek düzenli gelgit sel baskınına karşılık veriyor.
- A Florida city is responding to regular tidal flooding by sending out tanker trucks equipped with vacuum hoses to suck saltwater off the streets.