Bu Tom'un yakaladığı balıklardan biri.
- This is one of the fish that Tom caught.
Bu gölde çeşitli balıklar var.
- This lake abounds in various kinds of fish.
Hoverkraftım yılanbalığı dolu.
- My hovercraft is full of eels.
Bu kulübün bir üyesi kalmak istiyorsanız balık tutmak ya da yem kesmek zorundasınız.
- If you want to stay a member of this club, you have to fish or cut bait.
Burada balık tutmak yasaktır.
- Fishing is prohibited here.
Tom, oldukça sık balık avlamaya gider.
- Tom goes fishing quite often.
Balık avlamak için göllere gidiyor musun?
- Do you go fishing on the lakes?
Suda bir yılan balığı var.
- There is an eel in the water.
Politikacı bir yılan balığı gibi kaygan!
- The politician is as slippery as an eel!