Bazı insanlar kendini kapana kısılmış gibi hissetti.
- Some people felt trapped.
Nasıl kapan kuracağımı biliyorum.
- I know how to set a trap.
Çelik tuzakları yasadışıdır.
- Steel traps are illegal.
Onlar tilkiyi bir tuzakla yakaladılar.
- They caught the fox with a trap.
Kelebekleri bir fileyle yakaladım.
- I captured butterflies with a net.
İnsanlar kendilerini tuzağa düşürülmüş hissetmekten nefret ederler.
- People hate feeling trapped.
Tuzağa düşürülmüş gibi görünüyoruz.
- We seem to be trapped.
Sosyal ağlarda hırsızlar, sahteciler, sapıklar veya katiller olabilir. Güvenliğiniz için, onlara inanmamalısınız.
- There may be thieves, fakers, perverts or killers in social networks. For your security, you shouldn't believe them.
Hackerlar, özel ya da kamuya açık ağlara gizlice girmek için yeni yollar arıyorlar.
- Hackers find new ways of infiltrating private or public networks.
Tom tuzağa düşürüldü.
- Tom has been trapped.
Tilkiyi tuzağa düşürmeye çalıştık.
- We tried to trap the fox.
Biz bir tilki yakalamak için bir tuzak kurduk.
- We set a trap to catch a fox.
Hamam böceklerini yakalamak için tuzaklar kurduk.
- We set out traps for catching cockroaches.
They shot out of the school gates like greyhounds out of the trap.
his cabin-mates in Montana losing small valuables from time to time, until at last, these things having been invariably found on Mr. Twain's person or in his trunk (newspaper he rolled his traps in).
I saw your brother asking a trap out last night at the bar.
Keep your trap shut.
Close the trap, would you, before someone falls and breaks their neck.