a stream of vapor, gas or liquid coming out fast from a narrow orifice (080)

listen to the pronunciation of a stream of vapor, gas or liquid coming out fast from a narrow orifice (080)
Английский Язык - Турецкий язык

Определение a stream of vapor, gas or liquid coming out fast from a narrow orifice (080) в Английский Язык Турецкий язык словарь

jet
(Otomotiv) karbüratör memesi
jet
püskürtme memesi
jet
jikle
jet
düze

Hâlâ uyku düzensizliği çekiyorum. - I'm still suffering from jet lag.

Bir hafta oldu fakat uyku düzensizliğinden hâlâ çekiyorum. - It's been a week, but I'm still suffering from jet lag.

jet
siyah kehribar
jet
jet uçağı

Jet uçağı Narita'ya bir saat geç ulaştı. - The jet plane reached Narita an hour late.

Jet uçağı anında havalanır. - The jet plane took off in an instant.

jet
fışkırtmak
jet
kapkara
jet
(isim) oltu taşı, karakehribar, fışkırma, fıskıye, jet, jet uçağı, jet motoru
jet
(fiil) fışkırtmak, jet ile uçmak
jet
{s} simsiyah, kapkara
jet
(Askeri) JET: Egzoz akışı veya gazların bir delikten veya gaz sıkıştırma boğazından süratle çıkması
jet
{i} fışkırma
jet
(Tekstil) düze, meme, ağız
jet
{f} fışkırtmak; fışkırmak
jet
jet glass simsiyah
jet
fıskiye ağızlığı
jet
x jetle uç/fışkır/fışkırt
jet
jet,v.fışkırt: n.jet
Английский Язык - Английский Язык
jet
a stream of vapor, gas or liquid coming out fast from a narrow orifice (080)

    Расстановка переносов

    a stream of vapor, gas or liq·uid com·ing out fast from a nar·row o·ri·fice (080)
Избранное