O, şekersiz kahve sever.
- He likes coffee without sugar.
Bu kurabiyelerdeki şekeri azaltmalılar.
- They should decrease the sugar in these muffins.
Kahveme şeker koymam.
- I don't put sugar in my coffee.
Kahveme bir küp şeker koyun lütfen.
- Please put a lump of sugar in my coffee.
Tom her zaman iyi bir fincan kahveyi mahvetmenin en iyi yolunun içine krema ve şeker koymak olduğunu söylüyor.
- Tom always says the best way to ruin a good cup of coffee is to put cream and sugar in it.
Şekerimiz çok az, onsuz idare etmek zorundayız.
- We have to do without sugar; we're short of it.
Bizim şekerimiz tükendi.
- We have run out of sugar.