Bu uzun bir serideki ilktir.
- It's the first in a long series!
Bu modern felsefe serisinin ilk cildi.
- This is the first volume of a series on modern philosophy.
Bir dizi cinayetin aynı adam tarafından işlendiği düşünüldü.
- The series of crimes were thought to have been committed by the same man.
Onlar bir dizi konser verdiler.
- They gave a series of concerts.