Biz banliyölerde yaşıyoruz.
- We live in the suburbs.
Helen ve Kathy Tokyo'nun bir banliyösünde bir daire kiraladı.
- Helen and Kathy rented an apartment in a suburb of Tokyo.
Sanırım varoşlara taşınmamın zamanıdır.
- I think it's time for me to move to the suburbs.
Tom ve Mary varoşlarda bir ev satın aldı.
- Tom and Mary bought a house in the suburbs.
O bir kenar mahallede yaşıyor, sessiz bir kenar mahallede.
- He lives in a suburb, in a quiet suburb.