Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

a replacement, e.g. a change of clothes (countable)

listen to the pronunciation of a replacement, e.g. a change of clothes (countable)
Английский Язык - Турецкий язык

Определение a replacement, e.g. a change of clothes (countable) в Английский Язык Турецкий язык словарь

change
{f} değişmek

Ben sadece işlerin değişmek zorunda olmamasını diliyorum. - I just wish things didn't have to change.

O, yaşayan türlerin en güçlüsü değil, en zekisi değil fakat değişmek için en duyarlı olanıdır. - It is not the strongest of the species that survive, not the most intelligent, but the one most responsive to change.

change
{f} değiştirmek

Onu değiştirmek istiyorum. - I want to change that.

Tom değiştirmek için isteksiz gibi görünüyor. - Tom seems to be unwilling to change.

change
{i} değişiklik

İnsan cildi sıcaklık değişikliklerine karşı çok duyarlıdır. - Man's skin is very sensitive to temperature changes.

Havada ani bir değişiklik vardı. - There was a sudden change in the weather.

change
para bütünlemek
change
değişime uğratmak
change
dönüştürmek
change
aktarma yapmak (taşıtta)
change
ufaklık
change
üstünü değiştirmek
change
değişikliğe uğramak
change
{i} bozuk para, bozuk, bozukluk, ufaklık
change
{f} takas etmek
change
(Tekstil) 1. değişmek 2. değiştirmek 3. değişiklik, değişme, değişim
change
(Askeri) DEĞİŞİKLİKLER

İnsan cildi sıcaklık değişikliklerine karşı çok duyarlıdır. - Man's skin is very sensitive to temperature changes.

AIDS araştırma dünyasında yer alan tüm değişiklikleri takip edemem. - I can't keep track of all the changes taking place in the world of AIDS research.

change
yüzü solmak
change
{f} değiştirmek, tahvil etmek; değişmek, değişikliğe uğramak
change
{i} değişim, değişme, değişiklik
change
{i} borsa [brit.]
change
{f} (taşıtta) aktarma yapmak: You'll have to change trains in Ankara. Ankara'da
Английский Язык - Английский Язык
change