O, profesörün konuşma şekli ile alay etti.
- He mocked the way the professor speaks.
Profesörün bize verdiği problemi çözmeye çalıştık fakat karışık görünüyordu.
- We tried to figure out the problem our professor had given us, but it seemed confusing.
Onu icat eden profesör, üniversiteden makul bir ücret hakkına sahip
- The professor who invented it has the right to reasonable remuneration from the university.
Profesör White, geçen yıl ilk kitabını yayınlandı.
- Professor White published his first book last year.
Bu sözlük hem öğrenciler hem de öğretmenler için iyi bir öğrenme aracıdır.
- This dictionary is a good learning tool for both students and professors.
Öğretmen, Çekçe öğretiyor.
- The professor teaches Czech.
Çok sayıda öğrenci konuştuğu için, profesörün söyleyecek neyi olduğunu anlamak zordu.
- With many students chatting, it was difficult to hear what the professor had to say.
Onu icat eden profesör, üniversiteden makul bir ücret hakkına sahip
- The professor who invented it has the right to reasonable remuneration from the university.
This period in which Abraham the Jew lived was one in which Magic was almost universally believed in, and in which its Professors were held in honour;.
... Some people ask the question, "Professor, if you're finding the theory of everything, ...
... watch a professor at the university engineering and technology ...