Bu uygulama, tek kelimeyle, pilini tüketiyor.
- This application just eats up your battery.
Bu, onları bir ders kitabı için, bir uygulama için, bir araştırma projesi için, her şey için yeniden serbestçe kullanabileceğin anlamına gelir.
- This means you can reuse them freely for a textbook, for an application, for a research project, for anything!
Uygulama geliştiricileri bir fonksiyonel programlama dili kullanmaya karar verdi.
- Application developers decided to use a functional programming language.
Biletler başvuru sırasına göre ayrılacak.
- Tickets will be allotted in order of application.
Tom'un üniversite başvurusu reddedildi
- Tom's college application was rejected.
Daha sonra yapman gereken şey bu müracaat formunu doldurmak.
- What you need to do next is fill out this application form.
Tom başvuru dilekçesini benim için doldurdu.
- Tom filled out the application for me.
Başvuru formunuza yeni bir fotoğrafınızı tutturun.
- Attach a recent photograph to your application form.
Başvuru formuna fotoğraf eklemeyi unutma.
- Don't forget to attach your photo to the application form.
Their application for a deferral of the hearing was granted.