Dan çok kısa bir süre için Linda'yla flört etti.
- Dan dated Linda for a very short period of time.
O belirsiz bir süre için bir akıl hastanesine gönderildi.
- She was sent to a psychiatric hospital for an indefinite period of time.
Ağaçlar otuz metre aralıkla ekilir.
- The trees are planted at intervals of thirty meters.
Ben arkadaşımın evinini aralıklarla ziyaret ederim.
- I visit my friend's house at intervals.
Annem pantolonumu yamamak zorunda kaldı.
- My mother had to patch my pants.
Volkan düzenli aralıklarla püskürür.
- The volcano erupts at regular intervals.
Ben arkadaşımın evinini aralıklarla ziyaret ederim.
- I visit my friend's house at intervals.
The world economy had a rough patch in the 1930s.
... That's the toughest period of time to lose your job. ...
... situation going on inside your stomach for the period of time ...