Ben bir süre için onun bakımını üstlendim.
- I looked after him for a period of time.
O belirsiz bir süre için bir akıl hastanesine gönderildi.
- She was sent to a psychiatric hospital for an indefinite period of time.
Volkan düzenli aralıklarla püskürür.
- The volcano erupts at regular intervals.
Ben arkadaşımın evinini aralıklarla ziyaret ederim.
- I visit my friend's house at intervals.
Annem pantolonumu yamamak zorunda kaldı.
- My mother had to patch my pants.
Volkan düzenli aralıklarla püskürür.
- The volcano erupts at regular intervals.
Ben arkadaşımın evinini aralıklarla ziyaret ederim.
- I visit my friend's house at intervals.
The world economy had a rough patch in the 1930s.
... over a long period of time; a lot the result of decisions made in Washington for to--to ...
... sorts of data collected over a period of time investigating ...