Tom her zaman çantasında bir harita ve pusula taşır.
- Tom always carries a map and compass in his bag.
Benim bir yön duyum yok bu yüzden her zaman bir pusula ile seyahat ederim.
- I have no sense of direction so I always travel with a compass.
Pergelle bir daire çizdim.
- I drew a circle with compasses.
Annem bana kendi yapımı bir çift eldiven verdi.
- My mother gave me a pair of gloves of her own making.
Ben, bir çift kayak botu satın almak istiyorum.
- I want to buy a pair of ski boots.