a narration, tale, kindred, reference

listen to the pronunciation of a narration, tale, kindred, reference
Английский Язык - Турецкий язык

Определение a narration, tale, kindred, reference в Английский Язык Турецкий язык словарь

relation
ilişki

Mutluluğun yüzde 90 kadarı tutum, yaşam kontrolü ve ilişkiler gibi unsurlardan geliyor. - As much as 90 percent of happiness comes from elements such as attitude, life control and relationships.

Sanırım John'un Jane ile olan ilişkilerini çok fazla okuyorsun. - I think you're reading too much into John's relationship with Jane.

relation
ara

Onların ikisi arasındaki ilişkiler nasıl gidiyor? - How are relations between the two of them going?

Japonya ve ABD arasındaki arkadaşça ilişkileri sürdürmeliyiz. - We must maintain the friendly relations between Japan and the U.S.

relation
naklediş
relation
takıntı
relation
aidiyet
relation
akraba

O, onun uzak bir akrabasıdır. - He is a distant relation of hers.

Onunla akrabalığınız nedir? - What's your relation with him?

relation
bağıntı
relation
{i} bağ

En büyük nimet sağlık, en büyük zenginlik kanaat, en büyük bağ da vefadır. - Health is the greatest gift; satisfaction the greatest wealth; fidelity the greatest relation.

relation
{i} söyleme
relation
{i} bağlantı
relation
{i} anlatma
relation
akrabalar
relation
{i} oran
relation
(Tıp) İlgi, ilişki, münasebet
relation
{i} ilgi

Tom'la ilişkim seni ilgilendirmez. - My relationship with Tom is none of your business.

Ben, özellikle Pekin gibi büyük şehirler ile ilgili olarak Çin'i tek bir cümleyle açıklayabilirim. - Çin, yaşam hızı hem hızlı hem de keyifli bir ülkedir. - I can describe China, especially in relation to big cities like Beijing, in one sentence - China is a country whose pace of life is both fast and leisurely.

relation
relations i
relation
{i} nispet
relation
bağıntı,ilişki
Английский Язык - Английский Язык
{n} relation
a narration, tale, kindred, reference

    Расстановка переносов

    a narration, tale, kindred, re·fer·ence

    Произношение

Избранное