Tom gözlüklerini düşürdüğünde gözlük çerçevelerini kırdı.
- Tom broke his eyeglass frames when he dropped his glasses.
O, gözlük olmadan araba kullanamaz.
- He cannot drive without eyeglasses.
Korsan, monoküleriyle denize gözlüyordu
- The pirate was observing the sea with his monocular.
O bir silindir şapka ve bir tek gözlük taktı.
- He wore a top hat and a monocle.