a man well born; one of good family; one above the condition of a yeoman

listen to the pronunciation of a man well born; one of good family; one above the condition of a yeoman
Английский Язык - Турецкий язык

Определение a man well born; one of good family; one above the condition of a yeoman в Английский Язык Турецкий язык словарь

gentleman
centilmen

O, mükemmel bir centilmendir. - He is a perfect gentleman.

O hiç centilmen değil. - He is not at all a gentleman.

gentleman
beyefendi

O, Amerikalı bir beyefendi değil mi? - Isn't he an American gentleman?

Tom'un her inçi bir beyefendi idi. - Tom was every inch a gentleman.

gentleman
{i} bey

İstasyonda güvenilir bir beyefendiyle karşılaştım. - I met a certain gentleman at the station.

Sir Harold kibar bir İngiliz beyefendisi. - Sir Harold is a fine English gentleman.

gentleman
{i} bay

Gerçek bir beyefendi bir bayanı bekletmemeli. - A true gentleman must not keep a lady waiting.

Bay Hawk, kibar bir beyefendidir. - Mr Hawk is a kind gentleman.

gentleman
adam

Adamı örnek bir beyefendi olarak tanımladı. - He described the man as a model gentleman.

Sen bir beyefendi ve bir bilim adamısın. - You're a gentleman and a scholar.

gentleman
{i} kibar kimse
gentleman
{i} hazır yiyici adam
gentleman
{ç} gen.tle.men (cen'tılmîn)
gentleman
{i} soylu erkek

Soylu erkek isyanda bir köle tarafından öldürüldü. - The gentleman was killed by a slave in revolt.

gentleman
{i} centilmen, efendi. gentleman's/gentlemen's agreement centilmenlik anlaşması
Английский Язык - Английский Язык
gentleman
a man well born; one of good family; one above the condition of a yeoman

    Расстановка переносов

    a man well born; one of good family; one a·bove the con·di·tion of a yeo·man

    Произношение

Избранное