a luncheon; specifically, a light repast between breakfast and dinner

listen to the pronunciation of a luncheon; specifically, a light repast between breakfast and dinner
Английский Язык - Турецкий язык

Определение a luncheon; specifically, a light repast between breakfast and dinner в Английский Язык Турецкий язык словарь

lunch
{i} öğle yemeği

Öğle yemeğini yedin, değil mi? - You have eaten lunch, haven't you?

Öğle yemeğini evde yedi. - She has lunch at home.

lunch
öğle yemek

Kütüphanenin önündeki ağaçların altında öğle yemeklerini yiyen bazı adamlar vardı. - There were some men eating their lunches under the trees in front of the library.

Onlar genellikle yedi buçukta kahvaltı yaparlar ve on ikide öğle yemeklerini yerler. - They usually have breakfast at half past seven o'clock and eat their lunch at twelve.

lunch
hafifyemek
lunch
{f} öğle yemeği ye

Öğle yemeği yemeyi canı istemedi. - She was in no humor for lunch.

Daha önce öğle yemeği yedim. - I have already eaten lunch.

lunch
öğle yemeği yemek

Tom Mary'yi öğle yemeği yemek için dışarı davet etti. - Tom invited Mary out to lunch.

Öğle yemeği yemek için iyi bir yer biliyor musunuz? - Do you know a good place to have lunch?

lunch
(fiil) öğle yemeği yemek
lunch
lunch hour öğle tatili
lunch
lunch counter büfe
lunch
öğle yemeği yemek veya yedirmek
lunch
(isim) öğle yemeği
lunch
{f} öğle yemeği yemek/yedirmek
lunch
çıkar/öğle yemeği ye
lunch
öğle yemeğinde yenen yiyecekler
Английский Язык - Английский Язык
lunch
a luncheon; specifically, a light repast between breakfast and dinner

    Расстановка переносов

    a luncheon; specifically, a light re·past be·tween break·fast and din·ner

    Произношение

Избранное